Tahmini okuma süresi: 2 dk.
Şirket ortakları, şirket müdürleri ve yönetim kurulu üyelerinin kanunlar açısından belirli sorumluluk ve yükümlülük bulunmaktadır. Bu kişilerin aldıkları bu sorumluluk ve yükümlülükler nedeni ile karşı karşıya kaldıkları riskleri azaltmak amacı ile belirlenen maddi karşılığa huzur hakkı denmektedir.
Yeni Türk Ticaret Kanunun 394. Maddesinde ; “Yönetim kurulu üyelerine, tutarı esas sözleşmeyle veya genel kurul kararıyla belirlenmiş olmak şartıyla huzur hakkı, ücret, ikramiye, prim ve yıllık kârdan pay ödenebilir.” ifadesi yer almaktadır.
Huzur Hakkı Ödemeleri Kimleri Kapsamaktadır?
Huzur hakkı ödemesi; anonim şirketlerde yönetim kurulu üyelerine ve limited şirketler için müdür sıfatına sahip ortaklar ve müdür olmayan ortaklara yapılabilmekte olup, diğer tüzel kişileri kapsamamaktadır.
Huzur hakkı; Gelir Vergisi Kanunun 61. maddesinde tanımlamış olup ödenen bu ücretler üzerinden Gelir Vergisi Kanunun 94/1 maddesine göre stopaj kesintisi yapılması gerekmektedir.
Gelir Vergisi Kanunu Madde 61 Ücret, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir (2361 sayılı Kanunun 43’üncü maddesiyle değişen madde).
Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmez.
Bu kanunun uygulanmasında, aşağıda yazılı ödemeler de ücret sayılır. “4. Yönetim ve denetim kurulları başkanı ve üyeleriyle tasfiye memurlarına bu sıfatları dolayısıyla ödenen veya sağlanan para, ayın ve menfaatler;”
Sosyal Güvenlik Hukuku Açısından Huzur Hakkının Değerlendirilmesi
Huzur hakkı ödemelerinin Sosyal Güvenlik mevzuatı açısından değerlendirilmesi gerektiğinde;
Huzur hakları ücret olarak nitelendirilmekte ve stopaj yoluyla vergilendirilmektedir. Buna göre, huzur hakkı ödemelerinin yapıldığı aylarda yönetim kurulu üyeleri adına bordro düzenlenerek sadece gelir ve damga vergisi kesintisi yapılarak, izleyen ay içinde diğer ücretler üzerinden yapılan kesintilerle birlikte beyan edilip ödenmesi gerekir.
5510 sayılı Kanunun 4-1/a maddesi kapsamında sigortalılığının devam ettiği anonim şirkette yönetim kurulu üyesi olan sigortalıların aldıkları huzur hakkının ücret özelliği taşıdığı dikkate alınarak prime tabi tutulması gerekmektedir. Ancak anılan kişiler hizmet akdi ile çalışmamakta yani 4-1/b kapsamında sigortalı iseler huzur hakkı adı altında yapılan ödemelerden sigorta primi kesilmeyecektir.
Anonim şirketlerde; yönetim kurulu üyeleri, 5510 sayılı Kanunun 4-1/a maddesi kapsamında yani iş akdine bağlı olarak, yönetim kurulu üyesi olduğu şirkette çalışıyorlarsa, bu kişilere yapılan huzur hakkı ödemeleri sigorta primine tabi tutulması gerekir,
Anonim şirketlerde; yönetim kurulu üyeleri, 5510 sayılı Kanunun 4-1/b maddesi kapsamında yani bağ kurlu ise bu kişilere yapılan huzur hakkı ödemeleri sigorta primine tabi tutulmasına gerek bulunmamaktadır.
Limited şirketler içinde 5510 sayılı Kanunun 4-1/b maddesi kapsamındamüdür sıfatına sahip ortaklar ve müdür olmayan ortaklara yapılan huzur hakkı ödemeleri sigorta primine tabi tutulmasına gerek bulunmamaktadır. Limited şirketler içinde iş akdine bağlı olarak çalışan müdür sıfatına sahip kişilere yapılan huzur hakkı ödemeleri sigorta primine tabi tutulması gerektiği tarafımızca değerlendirilmektedir.
Kaynak: datasist.com.tr