Asgari Ücret Bilmecesi Çözülüyor. 2016 yılı yaklaşırken, yeni dönemde en çok merak edilen soruların başında asgari ücret geliyordu. Son günlerde Başbakan Davutoğlu’ nun 3 ay, 6 ay ve 1 yıl vadeli “Eylem Planı” paketinin içinde neler olduğu ve paketteki yeniliklerin içeriği oldukça sorgulanmaya başlamıştır. Özellikle işveren kesimi asgari ücretin 1.300 TL olması halinde Devletten hibe veya teşvik beklemektedir.
İşveren Artacak İşçi Maliyetini Devlet İle Paylaşmak İstiyor
2016 yılı Asgari ücreti milyonlarca çalışanı ilgilendirmektedir. Sadece çalışanları değil aynı zamanda işverenleri de ilgilendiren asgari ücret bilmecesi bu yükün altından nasıl kalkılacağına dair otoritelerden teşvik ve yardımların da açıklanmasını umut etmektedir. Seçimler öncesi beyan edilen asgari ücret 2016 yılı boyunca net 1.300 TL olacağı ve Asgari Ücret Tespit Komisyonun kısa sürede detayları açıklaması beklenmektedir.
İşverenin Maliyetini Düşürmek İçin Yeni Projeler Var Mı?
Asgari ücretin 1300 TL olması için komisyon görüşmeleri sürerken, bu artışın işverene maliyetini azaltma yönünde de formüller aranıyor.
Asgari ücretin 1.300,00 TL olması ile brüt asgari ücretin yaklaşık 1.645,80 TL olması bekleniyor. Bu durumda 5 puanlık indirim olmadan işverene maliyet yaklaşık, 2.016,11TL, 5 puanlık teşvik indirimi sonrasında işverene maliyetin ise 1.933,82 TL olacağı beklenmektedir.
Görüldüğü üzere asgari ücretli bir çalışanın işverene maliyeti, daha önceki yıllar baz alındığında, %30’un üzerinde bir artışa neden olmaktadır. Ekonomi ve iş dünyası, asgari ücrette maliyeti düşürmek için yeni formüller üretmeye başladı. Özellikle kulislerde, Asgari Geçim İndirimi ve Sosyal Yardımlar ile ilişki kurularak işverenin maliyetinin azaltılması hedefleniyor.
Asgari Geçim İndirimi (AGİ) Maliyet Azaltır Mı?
Asgari ücretin 1.300,00 TL ye çıkması halinde işverenin yüksek oranda artacak olan işçi maliyetini azaltmak için AGİ formülü üretilmeye çalışılıyor. Bilindiği üzere AGİ çalışanın eş durumuna, eşin çalışma durumuna ve çocuk sayısına göre değişkenlik göstermektedir. AGİ tutarlarının hesaplama oranlarında Bakanlar Kurulu kararı ile yüksek oranlar belirlenmesi halinde,
İşçinin eline geçen net tutar + Asgari Geçim İndirimi = 1.300,00 TL olacağı için, AGİ tutarı ne kadar yüksek olursa Brütleştirilen Kazanç da o kadar az olacak ve brüt asgari ücret üzerinden işverene maliyet hesaplamasında o kadar az bir maliyet yansıyacak. (Örneğin AGİ tutarının 200 TL olması durumunda AGİ hariç net 1.100,00 TL üzerinden brüt kazanca gidilerek maliyet hesaplanacak.)
Sosyal Yardımlar
Asgari ücretin 1.300,00 TL’ye çıkması halinde işverenin yüksek oranda artacak olan işçi maliyetini azaltmak için konuşulan diğer konu ise, sigorta primine esas kazançlar içerisine girmeyen sosyal yardımların, her asgari ücretle çalışana belirli bir tutarda uygulanmasıdır. Bu konuda birçok ekonomik sıkıntıların da olacağını göz önüne alırsak, sosyal yardımlar konusunun biraz daha ikincil planda olacağını söyleyebiliriz. Örneğin her asgari ücretliye 200,00 TL’lik prime esas kazanca tabi olmayan sosyal yardım yapılması halinde tıpkı yukarıdaki örneğimizdeki gibi, işveren maliyetini azaltıcı bir etkisi olacağı aşikârdır. Fakat bu durumda her çalışanın mı, yoksa sadece asgari ücretle çalışanların mı böyle bir uygulama ile karşılaşmaları gerektiği konusu çok tartışılır bir hal alır. Bu yüzden sosyal yardımlar konusunun biraz daha üzerinde tartışılarak ve ortak akıl yolu ile çözüm bulunarak karşımıza çıkması daha adaletli olacaktır.
SGK İşveren Payının Düşürülmesi
SGK işveren payının düşürülmesi işverene yüklenen maliyetin azaltılması için ilk gündeme gelen konu oldu. 5 puanlık indirimden faydalanan işverenler çalışanlarının brüt ücretleri üzerinden %15,5 işveren payı primi ödemektedir. Bu %15,5’te Devletin prim indirimine gitmesi, aslında işverenlerin Devletten beklentisi açısından ilk sıralarda yer alıyor. Ama özellikle son yıllarda artan emekli aylıklarının, bu prim oranlarının düşürülmesi fikrini zora sokuyor olması da bir gerçekliktir.
Aralık ayı bitmeden kesinleşmesi beklenen asgari ücret tutarının aynı zamanda işverenler açısından teşvikler ile birlikte açıklanması, hem personel maliyet hesaplamalarında, hem de yıllık bütçe çalışmalarında işverenlere yol göstermesi açısından oldukça önemlidir. Maliyetlerin yüksek olması durumu, kayıt dışı istihdamı ve kayıt dışı ekonomiyi körükleme sorunu yaratabilir. Beklenti ise işçi, işveren ve Devlet üçgeninde en adaletli sonucun ekonomimizde yer almasıdır.