Yeni yıla yaklaşırken işverenler çalışanlarına ek bir menfaat olarak yılbaşı yardımları yaparken, bu yardımın bordroda nasıl gösterileceği konusu bazı soru işaretlerini beraberinde getirebiliyor. Yılbaşı yardımları nakdi olarak, direkt çalışana verilebildiği gibi yılbaşı paketi, hediye çeki, çikolata vb. hediyelerle ayni olarak yardım yapılmaktadır. Bu yardımlar ister nakdi ister ayni olarak sağlanmış olsun, çalışana sağlanan menfaatler olduğu için bordroda gösterilmelidir.
Yılbaşı yardımı yapılması sözleşmede aksi bir durum belirtilmediği sürece zorunlu değildir. İşveren inisiyatifine bağlı olarak yardım yapılabilir. Örneğin; iş sözleşmesinde yılbaşı ikramiyesi verilmesi hakkı tanındı ise bu yardım ancak bu durumda zorunlu hale gelebilir.
Yılbaşı için verilen ayni yardımlar işverenler tarafından, direkt nakdi bir menfaat sağlamayıp daha çok işçilerini motive etmeye yönelik yapılan yardımlardır. Burada önemli olan yapılan ayni yardımın SGK, gelir vergisi ve damga vergisi açısından ne gibi muafiyetler veya zorunluluklar getirdiğidir. Ayni yardımları daha iyi anlayabilmek için Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu, Gelir Vergisi Kanunu ve Damga Vergisi Kanunu’na bakabiliriz.
Ayni yardımlar 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu Md. 80’de;
- ‘’Ayni yardımlar ve ölüm, doğum ve evlenme yardımları, görev yollukları, seyyar görev tazminatı, kıdem tazminatı, iş sonu tazminatı veya kıdem tazminatı mahiyetindeki toplu ödeme, keşif ücreti, ihbar ve kasa tazminatları ile Kurumca tutarları yıllar itibarıyla belirlenecek yemek, çocuk ve aile zamları, işverenler tarafından sigortalılar için özel sağlık sigortalarına ve bireysel emeklilik sistemine ödenen ve aylık toplamı asgari ücretin % 30’unu geçmeyen özel sağlık sigortası primi ve bireysel emeklilik katkı payları tutarları, prime esas kazanca tabi tutulmaz. ‘’ olarak tanımlanır. Bu sebeple ayni yardımların açıkça prime esas kazanç hesabına dahil edilmeyeceği belirtilmektedir.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu ise önce ücretin tanımını yaparak;
- ‘’Ücret, işverene tabi belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir’’ olarak ücreti tanımlayıp, ‘’ayni yardımların Hizmet erbabına verilen ayınlar, verildiği gün ve yerdeki ortalama perakende fiyatlarına göre; konut tedariki ve sair suretle sağlanan menfaatler, konutun emsal kirasına veya menfaatin emsal bedeline göre değerlenir ‘’ tanımlamasıyla ayni yardımları da ücret olarak kabul ederek yapılan ayni yardımları gelir vergisine tabi tutmaktadır.
488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1.Maddesinde Ekli (1) sayılı tablosunda ise;
- ‘’ Maaş, ücret, gündelik, huzur hakkı, aidat, ihtisas zammı, ikramiye, yemek ve mesken bedeli, harcırah, tazminat ve benzeri her ne adla olursa olsun hizmet karşılığı alınan paralar (avans olarak ödenenler dahil) için verilen makbuzlar ile bu paraların nakden ödenmeyerek kişiler adına açılmış veya açılacak carî hesaplara nakledildiği veya emir ve havalelerine tediye olunduğu takdirde nakli veya tediyeyi temin eden kâğıtlar ‘’ olarak bahsederek ücret niteliğinde olan ve personele yapılan erzak yardımlarının damga vergisine tabi tutulması gerektiğini beyan etmektedir.
Yılbaşı için yapılan yardım çeşitlerinden bir diğeri işçiye direkt nakdi olarak ödeme yapılmasıdır. Yılbaşı ikramiyesi, yılbaşına özel prim gibi ek bir ödeme vb. şekillerde bordroya nakdi bir yardım eklenebiliyor. Bir amaca özel olarak da yapılmış olsa nakdi yardımların herhangi bir ek ödemeden farkı bulunmaz. Ücret eki olduğu için tüm yasal kesintilere tabi olarak bordroya eklenmelidir. Herhangi bir muafiyet uygulanmaz.