İbrahim Işıklı
Çalışma hayatında, işverenlerin istihdam artışına en büyük engel olarak gösterdiği düzenlemelerden birisi olan eski hükümlü çalıştırma zorunluluğunda önemli değişiklikler yapıldı.
5763 sayılı İş Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’la yapılan düzenlemeye göre; işverenler, 50 ve daha fazla işçi çalıştırdıkları özel sektör işyerlerinde yüzde 3 özürlü, kamu işyerlerinde ise yüzde 4 özürlü ve yüzde 2 eski hükümlü işçiyi meslek, beden ve ruhi durumlarına uygun işlerde çalıştırmakla yükümlü olacak. Diğer bir deyişle, özel sektör işyerlerinde eski hükümlü ve terör mağduru çalıştırma zorunluluğu kaldırılmış oldu.
Aynı il sınırları içinde birden fazla işyeri bulunan işverenin bu kapsamda çalıştırmakla yükümlü olduğu işçi sayısı, toplam işçi sayısına göre hesaplanacak.
Bu kapsamda çalıştırılacak işçi sayısının tespitinde belirli ve belirsiz süreli iş sözleşmesine göre çalışanlar, çalışma süreleri dikkate alınarak tam süreli çalışmaya dönüştürülecek. Oranın hesaplanmasında yarıma kadar kesintiler dikkate alınmaz, yarım ve daha fazla olanlar tama dönüştürülecek. İşyerinin işçisi iken sakatlananlara öncelik tanınacak.
Özürlü işçiler İş-Kur’dan sağlanacak
İşverenler çalıştırmakla yükümlü oldukları işçileri Türkiye İş Kurumu aracılığı ile sağlayacaklar. Bu kapsamda çalıştırılacak işçilerin nitelikleri, hangi işlerde çalıştırılabilecekleri, bunların işyerlerinde genel hükümler dışında bağlı olacakları özel çalışma ile mesleğe yöneltilmeleri, mesleki yönden işverence nasıl işe alınacakları, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nca çıkarılacak yönetmelikle düzenlenecek.
Yer altı ve sualtı işlerinde özürlü işçi çalıştırılmayacak
Yeraltı ve sualtı işlerinde özürlü işçi çalıştırılamayacak ve işyerlerindeki işçi sayısının tespitinde yeraltı ve sualtı işlerinde çalışanlar hesaba katılmayacak. Yapılan düzenleme ile değişiklik öncesindeki uygulama da aynen devam ettirilmiş olacak.
Bir işyerinden malulen ayrılmak zorunda kalıp da sonradan maluliyeti ortadan kalkan işçiler eski işyerlerinde tekrar işe alınmak istedikleri takdirde, işveren bunları eski işleri ve benzeri işlerde boş yer varsa derhal, yoksa boşalacak ilk işe başka isteklilere tercih ederek, o andaki şartlarla işe almak zorundadır. Aranan şartlar bulunduğu halde işveren iş sözleşmesini yapma yükümlülüğünü yerine getirmezse, işe alınma isteğinde bulunan eski işçiye 6 aylık ücret tutarında tazminat öder.
Özürlü işçinin SSK priminin işveren hissesi Hazine’ce karşılanacak
Özel sektör işverenlerince özürlü içi kapsamında çalıştırılan Sosyal Sigortalar Kanunu’na tabi özürlü sigortalılar ile korumalı işyerlerinde çalıştırılan özürlü sigortalıların, prime esas kazanç alt sınırı üzerinden hesaplanan sigorta primine ait işveren hisselerinin tamamı Hazine’ce karşılanacak.
Kontenjan fazlası özürlü çalıştıran, yükümlü olmadıkları halde özürlü çalıştıran işverenlerin bu şekilde çalıştırdıkları her bir özürlü için prime esas kazanç alt sınırı üzerinden hesaplanan sigorta primine ait işveren hisselerinin yüzde 50’si Hazine’ce karşılanacak.
İşveren hissesine ait primlerin Hazine’ce karşılanabilmesi için işverenlerin çalıştırdıkları sigortalılarla ilgili olarak 506 sayılı Kanun uyarınca aylık prim ve hizmet belgelerinin yasal süresi içerisinde Sosyal Güvenlik Kurumu’na verilmesi ve sigortalıların tamamına ait sigorta primlerinin sigortalı hissesine isabet eden tutarı ile Hazine’ce karşılanmayan işveren hissesine ait tutarın ödenmiş olması şarttır. Bu fıkraya göre işveren tarafından ödenmesi gereken primlerin geç ödenmesi halinde, Hazine’ce Sosyal Güvenlik Kurumu’na yapılacak ödemenin gecikmesinden kaynaklanan gecikme zammı, işverenden tahsil edilecek. Hazine’ce karşılanan prim tutarları gelir ve kurumlar vergisi uygulamalarında gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınmayacak.
Kaynak: Dünya Gazetesi