İbrahim Işıklı
Yıllık izin süresinin ve izne hak kazanmak için gerekli sürenin hesabında işçinin aynı işverene ait işyerlerinde çalıştığı süreler birleştirilir. Şu kadar ki, bir işverenin bu kanun kapsamına giren işyerinde çalışmakta olan işçilerin aynı işverenin işyerlerinde bu kanun kapsamına girmeksizin geçirmiş bulundukları süreler de hesaba katılır.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 53. maddesine göre;
İşyerinde işe başladığı günden itibaren, deneme süresi de içinde olmak üzere, en az bir yıl çalışmış olan işçilere yıllık ücretli izin verilecektir. Anayasal bir hak olan yıllık ücretli izin hakkından vazgeçilemez.
Niteliklerinden ötürü bir yıldan az süren mevsimlik veya kampanya işlerinde çalışanlara bu kanunun yıllık ücretli izinlere ilişkin hükümleri uygulanmayacaktır.
İşçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi, hizmet süresi;
a) Bir yıldan beş yıla kadar (beş yıl dahil) olanlara on dört günden,
b) Beş yıldan fazla on beş yıldan az olanlara yirmi günden,
c) On beş yıl (dahil) ve daha fazla olanlara yirmi altı günden, az olamayacaktır. Ancak on sekiz ve daha küçük yaştaki işçilerle elli ve daha yukarı yaştaki işçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi yirmi günden az olamaz. Yıllık izin süreleri iş sözleşmeleri ve toplu iş sözleşmeleri ile artırılabilir.
Yıllık ücretli izin süresi 14-20-26 gün “gün” olmakla birlikte, izin günlerinin hesabında izin süresine rastlayan ulusal bayram, hafta tatili ve genel tatil günleri izin süresinden sayılmayacaktır (4857/56. md). Bazı işverenlerin sadece gün sayılarını hesaplayarak ücretli yıllık izni kullandırdıkları, yıllık izne rastlayan ulusal bayram, hafta tatili ve genel tatil günlerini de izin süresinden saydıkları görülmektedir. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 56. maddesine göre, yıllık ücretli izin günlerinin hesabında izin süresine rastlayan ulusal bayram, hafta tatili ve genel tatil günleri izin süresinden sayılmayacaktır.
İşyerlerinde cumartesi günü çalışılıp çalışılmamasının herhangi bir önemi bulunmamaktadır. Cumartesi günleri yıllık izne dahil edilecek ve izinden düşülecektir.
Uygulamada özellikle 5. yıl izninin kaç gün olarak kullandırılacağı konusu tartışılmaktadır. İş Kanunu’nun 53. maddesinin (a) bendinde hizmet süresi “Bir yıldan beş yıla kadar (beş yıl dahil)” ibaresi kullanılırken, (b) bendinde “Beş yıldan fazla on beş yıldan az” ibaresi kullanılmaktadır. Doğal olarak 5. yılın hangi bende girdiği konusunda anlaşmazlık olmaktadır. Kanun metninin açık ve anlaşılır olmamasından dolayı iki farklı görüş ortaya çıkmıştır. Bir görüşe göre,
- 53. maddenin metninden 5. yılın izninin (a) bendine dahil olduğu, yani 14 işgünü olduğu, diğer bir görüşe göre ise
- 53. maddenin metninden 5. yılın izninin (b) bendine dahil olduğu, yani 20 işgünü, olduğu ileri sürülmektedir.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 53/a. maddesinde “… beş yıla kadar… (beş yıl dahil)…” ifadesi yer almıştır. Bu ifadeden, 5. hizmet yılına karşılık gelen yıllık izin ücretinin 14 işgünü üzerinden ödenmesi gerektiği görüşü daha ağır basmaktadır. Ancak, İş Kanunu’nun 54. maddesinin “İşçi yukarıdaki fıkralar ve 55’inci madde hükümlerine göre hesaplanacak her hizmet yılına karşılık, yıllık iznini gelecek hizmet yılı içinde kullanır” hükmüne göre, işçi, yıllık ücretli iznini bir sonraki çalışma yılı içerisinde kullanılabilecektir. Yani, 1. yılın izni 2. yılda, 2. yılın izni 3. yılda, 3. yılın izni 4. yılda, 4. yılın izni 5. yılda, 5. yılın izni 6. yılda kullanılacaktır. Başka bir ifadeyle, 5 yıldan fazla bir hizmet süresine karşılık, ancak 6. yılın izninin kullanıldığı 7. yıldan itibaren 20 işgünlük yıllık ücretli izin kullanılabilecektir.
Ancak on sekiz ve daha küçük yaştaki işçilerle, elli ve daha yukarı yaştaki işçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi yirmi günden az olamaz. Yıllık izin süreleri iş sözleşmeleri ve toplu iş sözleşmeleri ile artırılabilir.
4857 sayılı İş Kanunu’nda, 1475 sayılı kanundan farklı olarak yıllık ücretli iznini işyerinin kurulu bulunduğu yerden başka bir yerde geçirecek olanlara, istemde bulunmaları ve bu hususu belgelemeleri koşulu ile gidiş ve dönüşlerinde yolda geçecek süreleri karşılamak üzere işveren toplam dört güne kadar ücretsiz izin verileceği hükme bağlandığından, işçinin belgeleyemediği durumlarda ücretsiz yol izni talep etmesi mümkün olmayacaktır.
Kaynak: Dünya Gazetesi