Kısa Çalışma Ödeneği Başvurusu Reddedilenler Ne Yapabilir?

Salgın hastalık sebebiyle ülkemizde yer alan krizi hem işveren hem de işçi açısından değerlendirmeye devam ediyoruz. Bilindiği üzere son birkaç gündür işverenlerin gündeminde kısa çalışma ödeneği buluyor.  Kısa çalışma ödeneği, iş yerinin faaliyetlerinin 4 hafta süresince durmasında veya 3’te bir oranında azalması sonucunda; İŞKUR tarafından, işçilere ödenen bir ödenek olduğunu artık hepimiz biliyoruz. Peki kısa çalışma ödeneği başvurusu reddedilenler ne yapabilir?

Kısa çalışma ödeneğine yapılan her başvuru kabul edilecek diye bir kural yok. Kimi durumlarda, başvuru talebi reddedilebilir. İşte böyle durumlarda, işçi ile işveren arasında birkaç orta bulunuyor.

Uzaktan Çalışma

Uzaktan çalışma 2016 yılında İş Kanununda yer alarak hayatımıza girmişti. Buna göre işçi iş görme edimini; evinde veya teknolojiye erişebileceği herhangi bir yerden devam ettirebiliyor. Bu durumda işveren iş yerinde sağladığı tüm hakları, uzaktan çalışan işçisine de sağlamak zorunda. Bunun yanı sıra, eksik maaş ödemek gibi bir durum da söz konusu olamaz.

İşçinin uzaktan çalışması durumunda işverenin iş sağlığı ve güvenliği kapsamındaki yükümlülükleri aynı şekilde eksiksiz olarak devam ediyor. Bu sebeple işçinin çalışma sırasında geçirdiği kazalar bile iş kazası olarak nitelendirilebiliyor.

Uzaktan çalışmaya ilişkin daha detayı bilgiyi, buraya tıklayarak alabilirsiniz.

İşveren Çalışanını Yıllık İzne Çıkarabilir mi?

4857 sayılı İş Kanunu kapsamında aynı işverene bağlı olarak 1 yılını tamamlayan tüm işçiler yıllık ücretli izne hak kazanıyor. Yıllık izin, vazgeçilebilecek bir hak değil. Günümüz şartlarında yıllık izin işçi ve işverenin belli bir tarihte mutabık kalması sonucu kullandırılıyor. Ancak yıllık izin konusunda, son söz her zaman işverene ait. İşveren Covid-19 kapsamda, işçisini yıllık ücretli izne çıkarabilir. Ya da işveren inisiyatifiyle idari izne çıkarılabilir.

İş yerinde 1 yılını doldurmamış, yani yıllık izni hak etmemiş işçiler için ise; avans izin tanımlanabiliyor.

Ücretsiz İzinde Dikkat Edilmesi Gerekenler

İşveren kendi inisiyatifiyle, işçisini ücretsiz izne çıkaramıyor. Muhakkak işçinin de rızasını alması gerekiyor. Aksi takdirde işçi, iş sözleşmesini haklı nedenle feshedebilir.

Ücretsiz izin ve yıllık izinle ilgili daha detayı bilgiyi, buraya tıklayarak alabilirsiniz.

İşverenin İş Sözleşmesini Fesih Hakkı

Salgın hastalıkta karantina sebebiyle veya getirilen yasaklarla işe gelmesi mümkün olmayan çalışanlarda uygulanabilecek başka bir yöntem 4857 sayılı İş Kanunu 25. maddede şu şekilde belirtiliyor:

“Madde 25 – Süresi belirli olsun veya olmasın işveren, aşağıda yazılı hallerde iş sözleşmesini sürenin bitiminden önce veya bildirim süresini beklemeksizin feshedebilir:

III- Zorlayıcı sebepler: İşçiyi iş yerinde bir haftadan fazla süre ile çalışmaktan alıkoyan zorlayıcı bir sebebin ortaya çıkması.”

Zorlayıcı sebep ortaya çıktıktan bir hafta sonra işveren iş sözleşmesi feshedebiliyor. Bu bir haftalık süre içinde de işçiye, ücretini yarım ücret olarak ödemek gibi bir yükümü bulunuyor. (4857 sayılı İş Kanunu Madde 40) Bir haftalık süre geçtikten sonra zorlayıcı sebep ortadan kalkmamışsa; işveren iş sözleşmesini, bildirim sürelerini beklemeksizin derhal feshetme hakkına sahip. Bu durumda işveren işçiye varsa kıdem tazminatını ödemekle yükümlü.

İşverenin iş sözleşmesini feshetmek istememesi durumunda ise farklı bir yöntem bulunuyor. İşveren, “10-Genel hayatı etkileyen olaylar” eksik gün nedenini seçerek zorlayıcı sebebin ortadan kalkmasını bekleyebilir. Bu durumunda çalışana ücret ödeme yükümlülüğü ortadan kalkar.