Şeyda AKTEKİN
MES5 Müşavir Avukatı
Çevresel gürültüye maruz kalınması sonucu kişilerin huzur ve sükununun, beden ve ruh sağlığının bozulmaması için gerekli tedbirlerin alınmasını sağlamak amacıyla hazırlanan Çevresel Gürültünün Değerlendirilmesi ve Yönetimi Yönetmeliği, 7 Mart 2008 tarih ve 26809 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Söz konusu Yönetmelik; fabrika, işyeri, atölye ve imalathane planlayan ve işletenlere; bunların Yönetmeliğin VI-I no’lu ekinde yer alması ya da almamasına bağlı olarak çeşitli yükümlülükler getiriyor. Ancak 4857 sayılı İş Kanunu kapsamındaki işyerlerinde çalışan işçilerin maruz kaldığı gürültüyü kapsamıyor.
Yönetmeliğe göre fabrika, işyeri, atölye, imalathaneleri planlayan ve işletenler;
- Yönetmeliğin VII no’lu ekindeki tesisler için gürültü kontrol izin belgesi almak ve yenilemek,
- Yönetmeliğin yürürlüğe giriş tarihinden sonra, kapasite artırımı hariç kurulması planlanan ve Yönetmeliğin VI-I no’lu ekinde yer alan tesisler için hazırlanacak çevresel etki değerlendirme raporu veya proje tanıtım dosyasının gürültü ile ilgili bölümünün bu Yönetmelikte yer alan esaslar çerçevesinde hazırlanmasını sağlamak,
- Yönetmeliğin VII no’lu ekinde düzenlenen Liste A ve B’de yer almayan ve izne tabi olmayan fabrika, işyeri, imalathane ve atölyeler ile ilgili işyeri açma ve çalışma ruhsatı safhasında ve/veya programlı, programsız veya şikâyete istinaden yapılacak denetimlerde, yetkili idarenin talebine istinaden çevresel gürültü seviyesi değerlendirme raporu hazırlatmak,
- Sanayi tesisi, atölye, imalathane işletmecileri; bu alanların gürültü haritalarının hazırlanmasından sorumlu kurum ve kuruluşun talebi halinde istenen verileri belediyeye veya il özel idarelerine iletmek
hususlarında gerekli tedbirleri almakla yükümlü.
Metal işkolunda izne tabi tesisler ise Yönetmeliğin VII no’lu ekinde yer alan Liste A ve B’ye göre hazırlanan yandaki tabloda görülebilir.
Yönetmelik, A ve B listelerinde belirtilen tesisler için izne esas kriterleri de belirtiyor. Buna göre Liste A’da verilen işletmeler için gürültü kontrol izin belgesi Çevre Bakanlığı’nca verilecek. Bakanlık bu görevini gerektiğinde devredebilecek. Liste B’deki işletmeler içinse gürültü kontrol izin belgesi, çevre denetim birimlerini kuran ve yetki devri yapılan belediyeler için belediye sınırları ve mücavir alan içinde ilgili belediye başkanlıklarınca, dışında ise yetki devri yapılan il özel idarelerince; yetki devri yapılmadığı takdirde İl Çevre ve Orman Müdürlüğü’nce verilecek.
Yönetmeliğin yürürlüğe giriş tarihinden önce işyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına ilişkin Yönetmelik çerçevesinde işyeri açma ve çalışma ruhsatı almış işletmelerden gürültü kontrol izin belgesi aranmayacak. Ancak, yetkili idarenin talep etmesi halinde gürültü kontrol izin belgesine esas akustik raporun hazırlanması zorunlu.
Yönetmelik Ek-VII’de yer alan işletmelerin gürültü kontrol izin belgesi, belgenin alındığı tarihten itibaren beş yıl geçerli. Süre sonunda gürültü kaynaklarında ve çevresel gürültü seviyesinde herhangi bir değişiklik olması halinde, değişikliği içeren akustik rapora göre gürültü kontrol izin belgesinin düzenlenmesi, değişiklik olmaması halinde gürültü kontrol izin belgesinin yenilenmesi gerekiyor,
A ve B listelerindeki faaliyetler için İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmelik ve diğer ilgili mevzuat kapsamında verilecek açılma ve çalışma ruhsatlarında akustik rapor esas alınacak.
Yönetmelik’te yer alan Geçici Madde I’e göre, Yönetmeliğin yayımından önce kurulmuş olan ve gürültü kontrol izin belgesine tabi olup işyeri açma ve çalışma ruhsatı almamış tesislerin Yönetmeliğin yayımı tarihinden itibaren üç yıl içinde gürültü kontrol izin belgesi alması zorunlu kılınıyor.
Çevresel gürültü konusunun önemi ve bunun giderilmesi için tedbirler alınması gerekliliği çok açık. Ancak yapılan düzenlemelerin aşırı idari ve bürokratik yükler getirmesine dikkat edilmeli. Söz konusu Yönetmelik ise getirdiği ayrıntılı düzenlemelerle işverenlerin iş yükünü ağırlaştırıyor.
Kaynak: MESS İşveren Gazetesi, Nisan 2008