Profesyonel sporcuların sosyal güvenliği ve sendikalı olma hakları var. Sporcuların çalışma ilişkileri konusunda tıpkı hava çalışanları (pilot ve hostesler) gibi kanunları yok. 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 4’üncü maddesine göre, sporcular hakkında İş Kanunu hükümleri uygulanmıyor. Bu nedenle sporcular işçi sayılmıyor; yasal olarak kıdem tazminatları, ihbar tazminatları, yıllık izin hakları bulunmuyor.
Sporcular her ne kadar 4857 Sayılı İş Kanunu kapsamında sayılmasalar da bu durum sigortalı sayılmalarına engel değil, hatta sporcular SSK’lı yapılmak zorunda. Ancak sporcuları bu noktada ikiye ayırmak gerekiyor. Zira bir kısmı geçimini sporculuktan sağlayıp sporculuğu meslek olarak (profesyonelce) yaparken, bir kısmı ise meslek edinme ve para kazanma gayesi gütmeksizin (amatörce) yapıyor.
ANTRENÖR VE MASÖR DE SİGORTALI OLMALI
Profesyonel sporcular, işverenleri durumundaki kulüplerinin gösterdiği yer ve belirlediği saatlerde, işveren veya vekilinin emir ve talimatı halinde antrenman ve karşılaşma yapmaları, önceden yapılan sözleşme gereğince ücret almaları nedeniyle bu sporcular ile kulüplerin arasındaki bağ, iş sözleşmesi oluyor. İş sözleşmesinin unsurlarını oluşturan hemen hemen tüm koşullar kulüp ile sporcu arasında düzenlenen sözleşmeyle sağlandığından 5510 Sayılı Kanun’un 4/a maddesi kapsamında durumlarına uyan “hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanlar” sıfatıyla profesyonel sporcuların da 4/a sigortalısı (SSK’lı) olarak sigortalı sayılmaları gerekiyor.
Sporcularla beraber spor kulüplerinde çalışan antrenör, menajer, teknik direktör, masör ve hizmetlilerin de sigortalı sayılması gerekiyor. Amatör sporcular, bir kulübe bağlı olmadıklarından en başta bir işverenleri bulunmuyor, iş sözleşmesi söz konusu olmuyor. Amatör sporcular, spor faaliyetlerini meslek edinme ve para kazanma amacı gütmeden yürüten kişiler olduklarından sigortalı sayılmıyor.
YASAL BOŞLUK VAR
Eski sosyal güvenlik sistemimizde, yani 1 Ekim 2008’den önceki dönemde amatör sporcu federasyon ve derneklerinin, SSK ile yapacakları protokolle iş kazaları ve meslek hastalıkları, hastalık, analık, malullük, yaşlılık ve ölüm sigortası kollarından birine, birkaçına veya tümüne tabi tutulmak üzere topluluk sözleşmesi imzalamak suretiyle amatör sporculara sosyal güvenlik imkânı getirilmiş ise de 5510 Sayılı Kanun’la topluluk sigortası kaldırılmış bulunmuyor. Yani amatör sporcuların 1 Ekim 2008 gününden sonraki dönemde sosyal güvenlikleri konusunda yasal boşluk var.
YENİ YASAYA GÖRE PROFESYONELLER 4/A SİGORTALISI
Eski sosyal güvenlik uygulamaları (506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu), profesyonel sporcuların, bağlı oldukları kulüplerinin yani işverenlerinin gösterdiği yerlerde ve tespit edilen saatlerde, işveren veya vekilinin emir ve talimatı halinde antrenman ve müsabaka yapmaları, önceden yapılan sözleşme gereğince ücret almaları nedeniyle bu sporcular ile kulüplerin arasındaki bağı, hizmet akdi saymaktaydı. Hizmet akdinin unsurlarını oluşturan
hemen hemen tüm koşullar kulüp ile sporcu arasında düzenlenen sözleşmeyle sağlandığından profesyonel sporcuların SSK’lı olarak sigortalı olmaları gerekiyor. Bununla birlikte sadece sporcular değil spor kulüplerinde çalışan antrenör, menajer, teknik direktör, masör ve hizmetliler de sigortalı sayılırlardı. Yeni 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu gereğince de profesyonel sporcular 4/A sigortalısı.
Amatörün sosyal güvenliği yok
Amatör sporcular bir kulübe bağlı olarak, meslek edinme gayesi gütmeksizin, sporu para için yapmayan kişiler olduğundan ve ayrıca kulüp ile sporcu arasında da hizmet akdinin unsurları oluşmadığından sigortalı sayılmıyor. Ancak 08.10.1997 tarihinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Spordan Sorumlu Devlet Bakanlığı arasında yapılan protokolle, dernekler yasasına göre kurulan ve amatör sporculardan oluşan dernek, birlik, federasyon veya başka kuruluşların Gençlik ve Spor İl Müdürlükleri aracılığıyla Sosyal Sigortalar Kurumu’na başvurmaları halinde, iş kazaları ve meslek hastalıkları, hastalık, analık, malullük, yaşlılık ve ölüm sigortası kollarından birine, birkaçına veya tümüne tabi tutulmak üzere topluluk sözleşmesi imzalamak suretiyle amatör sporculara sosyal güvenlik imkânı getirildi.
Fakat 1.10.2008 günü yürürlüğe giren 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ile topluluk sigortalılığı sona erdiğinden amatör sporcuların sosyal güvenliği artık yok.
Sigortalı sporculara sağlanan yardımlar
Buna göre, SGK’da sigortalı olan profesyonel sporculara sağlanan yardımlar da şöyle:
– İş kazası halinde sağlık yardımı yapılması, geçici ya da sürekli işgöremezlik ödeneği verilmesi, protez araç ve gereç sağlanması veya tedavi için başka bir yere ya da başka bir ülkeye gönderilmesi.
– İş kazası geçiren sporcunun eş ve çocuklarına ya da geçindirmekle yükümlü oldukları ana ve babalarına gelir bağlanması.
– Sigortalının, eşinin, çocuklarının ya da bakmakla yükümlü olduğu anne ve babasının hastalanması halinde hekimlere muayene ettirilmesi ve gerekli sağlık yardımlarının yapılması.
– Sigortalı sporcunun maluliyeti durumunda, gerekli şartların yerine getirilmesi halinde maluliyet aylığının bağlanması.
– Koşulların yerine getirilmesiyle birlikte yaşlılık aylığı bağlanması veya toptan ödeme yapılması.
– Sigortalı sporcunun ölümü halinde geride kalan eş ve çocukları ile bakmakla yükümlü oldukları ana ve babasına aylık bağlanması.
Lisanslı sporcuya hastaneler ücretsiz
Amatör olmaları nedeniyle SSK sigortası olmayan sporcular tamamen sosyal güvence dışında da değil. 15.06.2004 tarihinde Sağlık Bakanlığı ile Spordan Sorumlu Devlet Bakanlığı arasında imzalanan protokol gereğince 07.12.2001 tarih ve 24606 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Sporcu Lisans, Tescil, Vize ve Transfer Yönetmeliği” hükümleri uyarınca lisans almış, herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna bağlı olmayan sporcular Sağlık Bakanlığı’na bağlı tedavi merkezlerinden ücretsiz olarak sağlık hizmeti alabilecek. Yani lisanslı olan amatör sporcular, Sağlık Bakanlığı’na ait hastanelerden ücretsiz olarak yaralanabilecek.
Amatör veya profesyonel olduğu halde bir kulübe bağlı olmadığı için SSK sigortası olmayan ama milli takımlara çağrılan sporcuların durumu da farklılık arz ediyor. Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü’nce düzenlenen profesyonel futbol faaliyetleri dışındaki askeri ve sivil takımları oluşturan milli sporcular ile bu takımlar için görevlendirilen yönetici, teknik ve diğer elemanları kapsayan yönetmeliğe göre, milli müsabaka öncesi yapılan kamp çalışmalarından müsabaka sonrası ikametlerine ulaşıncaya kadar, milli milli takım listesinde yer alan diğer yöneticilerin ise müsabakaya gidişten ikametlerine varışa kadar her türlü kaza, hastalığa karşı Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü’nce özel sağlık sigortası yapılması gerekiyor.
Ali Tezel