Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi (TES) son dönemde gündemin üst sıralarındaki yerini koruyor. Öyle ki bu durum, milyonlarca çalışanı ve işvereni direkt olarak ilgilendiriyor.
Kıdem tazminatı fonu ile birlikte hayata geçecek olan TES ile bir dizi yenilik gelecek.
TES Nedir?
TES, emeklilik dönemindeki gelir kaybına bağlı olarak düşen yaşam standartlarına önlem oluşturması için hayata geçirilecek bir uygulama olacak. Bu uygulama ile, emekli maaşlarının normalden yüksek olacak.
TES 1 Ocak 2022 itibarıyla uygulamada yerini alacak. Uygulama ile 30 gün, yani 1 aylık kıdem tazminatının 19 günü, işveren tarafından güvence altına alınacak. Yani kıdem tazminatını hak etmiş bir kişi için hesaplama 30 günden değil, 19 günden yapılacak. Kalan 11 günlük süre ise Kıdem Tazminatı Fonu’na bırakılacak.
Şu anki sistemde, aylık ücret üzerinde %8.33 olan kıdem tazminatı oranının yüzde 3’lük bölümü fon hesabına devredilirken, geriye kalan yüzde 5,33’lük bölüm ise işçinin kıdem tazminatını oluşturacak.
1 Ocak 2022’den sonra işe başlayanlar, doğrudan sisteme dahil edilecek. 1 Ocak 2022’den önce iş hayatında bulunanlar ise, isteğe bağlı olarak TES’e girebilecek.
Fon’dan Para Çekilebilecek mi?
Fondan bazı özel durumlarda kısmi olarak toplu para çekilebilecek.
Evlilikte (bir kez), ilk konut alımında, işsiz kalma durumunda (bir kez) ve ağır hastalık durumlarında Fon’dan yüzde 10 oranında toplu para çekilebilecek. Aynı anda belirlenen şartlardan, birden fazlasının ortaya çıkması durumunda ise, yüzde 20’yi geçememek üzere toplu para çekimi yapılabilecek.
Çalışan 60 yaşına geldiğinde ise birikimlerinin yüzde 25’ine kadar olan kısmını toplu olarak çekebilecek. Geriye kalan tutarı ise, aylık olarak alacak.
Kimler İstisna Olacak?
TES uygulaması yalnızca, özel sektör çalışanlarına yönelik bir uygulama. Kamu kurum ve kuruluşlarında çalışanları kapsamıyor. Ayrıca serbest meslek erbabı, esnaf ve sanatkarlar, şirket ortakları da istisna kapsamında değerlendirilecek.
Kıdem Tazminatı nedir?
Kıdem tazminatı en genel özeti ile; aynı iş yerinde 1 yılı doldurmuş işçilere, iş akdi fesihlerinde verilen ve her tam yıl için bir aylık brüt ücret olarak hesaplanan tutar olarak karşımıza çıkıyor. Ancak her fesihte kıdem tazminatı alınamıyor. İşçinin, kıdem tazminatını hak etmesi gerekiyor.
İş Kanununda da kendine yer bulmuş olan kıdem tazminatının hak edilme koşulları 4857 sayılı İş Kanununun ilgili maddeleri ve 1475 sayılı mülga Kanunun yürürlükteki 14. maddesinde açıkça belirtiliyor. İlgili kanuna buradan ulaşabilirsiniz.
Öte yandan 1 yılın altında çalışma süresi olup, kıdem tazminatına hak kazanamayanlar da birikim yapabilecek. 11 güne karşılık, yüzde 3’lük kısım TES hesabına aktarılacak. Aynı şekilde istifa edip, kıdem tazminatı alamayanlar da birikim yapabilecek.
Yeni Dönemde Kıdem Tazminatı Yanacak mı?
Otoriteler Kıdem Tazminatı Fonu’nun hayata geçmesini, büyük bir değişiklik olarak nitelendiriliyor.
BES ile entegre olacak olan Kıdem Tazminatı Fonu’nda toplanacağının açıklanmasıyla birlikte kıdem tazminatı ve TES konusu yeniden gündeme geldi.
Kıdem tazminatında bireysel hesap şeklinde bir düzenleme ile oluşturulacak Kıdem Tazminatı Fonu’nun Bireysel Emeklilik Sistemi ile entegrasyonu sağlanacak. İşverenlerden yapılacak kıdem tazminatı kesintileri BES ile entegre olacak olan Kıdem Tazminatı Fonu’nda toplanacak ve nakden ödenebilir hale getirilecek.
Daha Önce de Kıdem Tazminatı Fonu Gündeme Gelmişti
2013 yılında Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığınca hazırlanan raporda kıdem tazminatına ilişkin çarpıcı açıklamalar bulunuyordu. Bakanlık, kıdem tazminatı uygulamasında yapılacak sistem değişikliğinin sinyalini o zaman vermişti.
2014’e gelindiğinde ise, Bakanlık konu ile ilgili yine bir rapor hazırlamış ve mevcut sistemin değişmesi gerektiğini yönünde görüş bildirmişti.
Aynı dönemlerde BES’in hayata girmesi kulislerde, Kıdem Tazminatı Fonu’nun altyapısı olarak değerlendirilmişti. Geçtiğimiz sürelerde ara ara Bakanlık durumun sinyallerini vermeye devam etmiş ancak oldukça radikal bir adım olarak görülen bu hamle bir türlü gelmemişti.
Değerli yayınlarınız için tekrar tekrar çok teşekkürler.
Ancak;
。özellikle sendikaların ve hattâ işverenin dahi mutabık olmadığı,
。ahlâkî olarak bütün kesimlerden şeffaflıkla ve net olarak görüşlerinin dahi alınmadığı,
。sadece devleti yönetenlerin getirdiği iyi işlenmemiş bir öneriyi,
daha dalında olgunlaşmamış Malatya’nın Akça Armut’unu ham olarak dalından koparıp, konunun olası meyvelerini daha başlangıçta ziyan etmeye benzetiyorum, gereksiz gündem kargaşaları ile milleti, vatandaşı rahatsız eden, endişelere ve güvensizliklere yönelten tüm bu çabaları…
Dolayısıyla, değerli kurumunuzun bu yazısını da…
Naçizane görürüşüm, öncelikle Kıdem Tazminatı’nda uygulamada durum tespiti yapılması, uygulamadaki sorunlar ve zorluklar ile mevcut durumun tüm kesimlerce,
işçi, işveren, devletin tüm kurumları (çalışma bajanlığı tüm kurumları, maliye ve vergi kurumu, mahkemelere olası yükler dahil), hattâ finans, banka kurumları bakımından da fevkalade geniş ve etraflıca ve ayrıca (lütfen bir parti sloganı gibi algılanmasın) hak, hukuk, adalet ve demokrasi terazisinde değerlendirilmelidir.
Bu konuda, örneğin,
。işvenler çalışanları için her yıl dürüstlükle kıdem tazminatı fonu ayırıyorlar mıydı?
。ve bu fonlarını nerede bloke ediyorlardı ya da nemalandırıyorlardı?
。ve bu fonları hangi durumda gider yazabiliyorlardı ve hangi durumda hangi tutarı bilançolarında Maliye ve Vergi beyanlarında beyan ediyorlar mıydı?
。ve bu fonları tutmayanlara hangi yaptırımlar uygulanıyordu?
。iflas durumlarında, hangi kaynaklara başvurulabiliyordu…
gibi…
daha etraflıca uygulamadaki bir çok husus bu değerlendirmenin durum tespiti yapılarak,
ihtiyaç duyulabilecek hususlara da yine tüm tarafların görüş ve önerileriyle çözüm detayları hazırlanabilir.
Değerli kurumunuz, böyle bir çalışmayı yapmak isterse, her zaman profesyonel anlamda samimi ve içten katkılarımı, çözüm önerilerimi, ekibinizle aynı plâtformda çalışarak verneye de hazırım.
Anlayışınıza ve samimiyetinize sığınarak naçizane görüşlerimi paylaştım, doğru algılanacağı temennilerimle,
Saygılarımla,