İş hayatının doğasında bulunan iş yoğunluğu, farklı zaman dilimlerinde hem işverenlerin hem de çalışanların karşısına çıkmaktadır. İş yoğunluğundan maksadımız, normal çalışma sürelerinden daha fazla vakit alan, daha çok emek ve çaba sarf edilmesi gereken ve devamlılığı makul sayılabilecek kadar az bir sürece tekabül eden durumdur. Bu yazımızda iş yoğunluğundan kaynaklanan “denkleştirme” süreç ve şartlarını anlatacağız.
Denkleştirme çalışması ne zaman karşımıza çıkmaktadır?
Yazımızın başında da vurguladığımız üzere, normal çalışma zaman diliminden farklı olarak daha çok emek ve iş gücü gerektiren durumlarla hemen hemen birçok sektörde karşılaşıyoruz. Özellikle tekstil ve imalat sektöründe, sipariş ve parça işlerinde bu durum fazla görülmektedir. Çoğu zaman çalışanlar normal çalışma sürelerinin üzerinde bir çalışma yaptıklarında, fazla mesai ile karıştırmakta ve haklarının çiğnendiğini düşünmektedir.
1574 sayılı mülga Kanun’da çalışma sürelerinde herhangi bir esneklik olmadan tarafların riayet etmesi bekliyordu. 4857 sayılı Kanun’un, çalışma süresi başlıklı 63’üncü maddesinde, haftalık çalışma süresinin iş günlerine eşit ölçüde bölünmesi kuralına esneklik getirilerek, sözleşmelerle haftalık normal çalışma süresinin işyerinde haftanın çalışılan günlerine farklı bir şekilde dağıtılabileceği kabul edilmiştir. Yapılan bu düzenleme ile sözleşmelerle haftalık çalışma süresi, haftanın günlerine farklı sürelerle dağıtılabilecektir.
4857 sayılı İş Kanununun 63 üncü maddesi uyarınca, genel bakımdan çalışma süresi haftada en çok 45 saattir ve toplu iş sözleşmesi veya işçi işveren arasındaki anlaşma ile aksi kararlaştırılmamışsa bu süre, işyerlerinde haftanın çalışılan günlerine eşit ölçüde bölünerek uygulanır. Bu şekilde genel uygulamaya göre, hafta içi günlük 8 saat, hafta sonu da Cumartesi günü 5 saat çalışmayla 45 saatlik haftalık çalışma süresi tamamlanır. Bu 45 saati aşan çalışmalar ise fazla çalışmaya (fazla mesaiye) girer ve her bir saatlik fazla çalışma için işçiye, saat başına düşen normal ücretinin yüzde elli fazlasının yani bir buçuk katının ödenmesi gerekir. Sözleşme ile haftalık 45 saatin altında bir çalışma olması halinde 45 saate kadar yapılan çalışmaların ise fazla sürelerle çalışma, fazla süre ile yapılan çalışmanın 45 saate kadar hesaplanacak ücreti ise, fazla sürelerle çalışılacak her saat başına, normal ücretin yüzde yirmi beş zamlı olarak çalışana verilmesi gerekir.
Yazımızın başında da belirttiğimiz gibi bazı dönemlerde Kanunda belirtilen haftalık çalışma süresinin üzerinde bir iş gücüne ihtiyaç duyulması halinde denkleştirme usulü ile çıkar yolun bulunabileceği ve hem işvereni hem de işçinin Yasal olarak mağduriyetinin önlenmesi amaçlanmıştır. İş yoğunluğu ile karşılaşılan durumlarda “denkleştirme” usulü ile karşı karşıya kalırız.
Denkleştirme Çalışmasının Esasları Nelerdir?
İş hayatının çalışma süreleri belirlenirken İş Kanununa İlişkin Çalışma Süreleri Yönetmeliği göz önünde bulundurulur. Günlük çalışma süreleri belirlenirken İş Kanununa İlişkin Çalışma Süreleri Yönetmeliğine istinaden, Çalışma süresi, işçinin çalıştırıldığı işte geçirdiği süredir. 4857 sayılı İş Kanununun 66 ncı maddesinin birinci fıkrasında yazılı süreler de çalışma süresinden sayılır. Aynı Kanunun 68 inci maddesi uyarınca verilen ara dinlenmeleri ise, çalışma süresinden sayılmaz.
Anılan Yönetmeliğin 5.maddesi gereği, tarafların yazılı anlaşması ile haftalık normal çalışma süresi, işyerinde haftanın çalışılan günlerine günde onbir saati aşmamak koşuluyla farklı şekilde dağıtılabilir. Bu halde, yoğunlaştırılmış iş haftası veya haftalarından sonraki dönemde işçinin daha az sürelerle çalıştırılması suretiyle, toplam çalışma süresi, çalışması gereken toplam normal süreyi geçmeyecek şekilde denkleştirilir. Denkleştirme iki aylık süre içinde tamamlanacak, bu süre toplu iş sözleşmeleri ile dört aya kadar artırılabilecektir.
Örneğin haftalık çalışma süresinin haftanın çalışılan günlerine farklı şekilde dağıtılması durumunda, o işyerinde haftada 6 gün çalışılıyorsa bir işçi haftada en çok (11 X 6 =) 66 saat, 5 gün çalışılıyorsa en çok (11 X 5 =) 55 saat çalıştırılabilecektir.
Parça başına, akort veya götürü gibi yapılan iş tutarına göre ücret ödenen işlerde de bu Yönetmeliğin denkleştirmeye ilişkin hükümleri uygulanır. Denkleştirme dönemi içinde günlük ve haftalık çalışma süreleri ile denkleştirme süresi uygulamasının başlangıç ve bitiş tarihleri işverence belirlenir.
Ara dinlenmeleri, iklim, mevsim, yöredeki gelenekler ve işin niteliği göz önünde tutularak, yirmi dört saat içinde kesintisiz oniki saat dinlenme süresi dikkate alınarak düzenlenir. Bu açıdan denkleştirme çalışması yapılan işçinin kesintisiz dinlenme süresine dikkat edilmesi önem arz etmektedir.
Anılan Yönetmelikle, işyerlerinde işlerin yoğun olduğu dönemlerde işverenler işçilerine denkleştirme çalışması yaptırabileceklerdir. Denkleştirme süresi en fazla 2 ay olmak üzere bu süre toplu iş sözleşmeleri ile 4 aya kadar arttırılabilecektir. Bu sayede iş yoğunluğunun olduğu bir dönemde, çalışanlara denkleştirme çalışması yaptırılarak fazla çalışma ücreti (fazla mesai) ödenmesinin de önüne geçilmiş olur. Tabi burada açıklamamız gereken durum, denkleştirme çalışması yapan işçinin çalışmasının bulunduğu ay içinde en fazla 225 saatlik bir çalışma yapması gerektiğidir. Denkleştirme çalışması ile beraber, aylık çalışma süresi 225 saatin üzerine çıkması durumunda çalışana 225 saati aşan her saat başına, normal karşılığı normal saatlik ücretinin bir buçuk katı olarak ödenmek zorundadır.
Örneğin; ay içerisinde ay içerisinde 200 saatlik bir çalışması bulunan işçiye denkleştirme çalışması ile 25 saat daha bir çalışma yaptırılabilir. 25 saati aşan çalışmalar fazla çalışma ücreti ile ödenmek zorundadır. Denkleştirme çalışması ile birlikte 225 saati aşan bir çalışması bulunan işçi; dilerse fazla mesai ücretini dilerse de fazla çalışması karşılığında işvereninden serbest zaman kullanmayı isteyebilir.
Özetle bahsedecek olursak; iş yoğunluğunun olduğu dönemlerde işçisinin çalışmasına ihtiyaç duyan işveren, 2 ayı geçmemek üzere (toplu iş sözleşmesi ile 4 aya kadar arttırılabilir) işçisine denkleştirme çalışması yaptırabilir. Bu sayede iş yoğunluğunda işçisinin çalışarak, işin daha az yoğun olduğu dönemlerde çalışmamasını isteyerek fazla mesai ücreti ödemek zorunda kalmayacaktır. Aylık 225 saati aşan her çalışma fazla çalışma ücreti ile çalışana ödenmelidir. Denkleştirme çalışması yaptırılırken aylık çalışma süresi göz önünde bulundurulmalı ve riayet edilmelidir. Özellikle bir çalışanın günde 11 saatten fazla süre ile çalıştırılmayacağı unutulmamalıdır. Önemle hatırlatmak isteriz ki ; çocuk ve genç işçilere; gebe, gece postalarında çalışan kadınlara; yeni doğum yapmış ve çocuk emziren işçilere denkleştirme esasına göre çalışma yaptırılmayacaktır.
Feti SAVRAN
İş Hukuku ve Sosyal Güvenlik Hukuku Uzmanı/ Sosyal Güvenlik Denetmeni